Suriye'de yıllardır süren iç savaş, ABD destekli muhalif grupların Esad rejimini devirmesiyle yeni bir dönemece girdi. Beşar Esad'ın ülkeyi terk etmesi, Suriye halkı ve bölge ülkeleri için büyük değişimlerin habercisi olarak görülüyor.
Türkiye, yıllarca süren bu vahim durumun ekonomik ve sosyal yükünü taşıyan en önemli komşu ülkelerden biri oldu. Türkiye'de yaşayan ve ekonomik zorluklarla mücadele eden 85 milyon kişinin dışında, Türkiye; yardım politikaları ile hem bölgeye hem de uluslararası arenada destek sunmaya devam etti.
Esad’ın gidişiyle birlikte, Suriye'deki yeni yönetimin nasıl şekilleneceği ve daha da önemlisi Türkiye'de yaşayan milyonlarca Suriyeli sığınmacının kendi ülkelerine dönüp dönmeyeceği merak edilen konular arasında yer alıyor.
Bu gelişmeler, hem Türkiye'nin iç politikasını hem de uluslararası ilişkilerini etkileyecek potansiyele sahip. Önümüzdeki süreçte, Türkiye'nin Suriyeli sığınmacılar için nasıl bir yol haritası çizeceği ile ilgili merak artmış durumda.
Geçmişteki savaş yükünün, hem Suriyeliler hem de Türk toplumu üzerindeki etkileri dikkate alındığında, tarafların ne tür bir işbirliği ve çözüm yolu geliştireceği, Ortadoğu'nun geleceği için kritik önem taşıyor. Türkiye, bu süreçte sürdürülebilir ve barışçıl çözümler üretilmesinde önemli bir rol oynamaya devam edecek.