KAYSERİ(1HA)- Kayserispor Başkanı Ali Çamlı ve Asbaşkan Nurettin Açıkalın’ın hafta içi yaptığı açıklamalara önceki Başkan Berna Gözbaşı yanıt verdi.
Kayserispor Başkanı Ali Çamlı’nın görevi devraldığı Berna Gözbaşı kendi hakkında yapılan açıklamalara cevap verdi. Berna Gözbaşı yazılı olarak yaptığı açıklamada, “Çok uzun değil, 3-5 yıl önceye gittiğimizde her şeyini tüketmiş, tüm umudu bitmiş, 7 puanla U19'la maçlara çıktığımız, amatör kümeye kadar gider söylentileri yayılan şehrimizin en değerli markası, gözbebeğimiz Kayserisporumuzu sizin ifadenizle ‘kadın başıma’ nasıl ipten aldığımı, pandemi döneminde her sektör gibi futbol sektörü de batarken benim nasıl bu krizi yönettiğimi
bu takıma gönül veren herkes hatırlar. Ve nasıl bir kadro kurduğumuz, sadece sportif başarılar değil, kent imajına artı değer katacak her tür çalışmamızla sadece şehrimizin değil tüm ülkenin hatta uluslararası kamuoyunun da takdirini almayı başardığını anımsar. Tüm bunlara rağmen, görevi bıraktıktan bu zamana kadar çok sayıda iftira, hakaret, tehdit aldım ancak Kayserisporumuza zarar vermemek, bu çirkin girdap içine girmemek için sustum” diye konuştu.
“SON BASIN TOPLANTISI BARDAĞI TAŞIRAN SON DAMLA OLDU”
Berna Gözbaşı açıklamasının devamında, “Buna karşın son basın toplantısı bardağı taşıran son damla oldu. Bu toplantıya istinaden tarafıma söz hakkı doğmuştur. Kayserisporumuzun daha fazla zarar görmemesi için Sayın Başkan Ali Çamlı ve yöneticisi Nurettin Açıkalın'a 2 soru sorup takdiri kamuoyuna bırakacağım. Bir Sayın Başkan Ali Çamlı düzenlediğiniz basın toplantısında temlik tutarı hariç 61 milyon Euro borç başta olmak üzere söylediğiniz her cümle yanlış, hatalı hatta üzülerek söyleyeyim yalan.
Bir cümleniz hariç 17.12.2022 tarihinde göreve geldiniz ve resmi göreve başlamadan 6 ay önce kulübü devir aldığınızı söylediniz. Peki Alibec ve Bertolacci sizin döneminizde sözleşmesini fesih etti, maliyetini söylediğiniz Bertolacci için 6,5 milyon Euro ki yine müthiş abarttığınız tazminatı da karşılayacak mısınız? Bertolacci Roma’dan Milan’a 21 Milyon Euro’ya transfer olmuş ve Süper Lig’de bir önceki sezon hem skora katkı yapmış hem de Mensah sakat olduĝu için topu öne taşımaya ihtiyaç olan bir oyuncu olarak talep edildi. Sanki alt liglerden oyuncu alındı da inanılmaz paralar verildi gibi bir algı yaratıldı. Kaldı ki transferin başından sonuna kadar hem siz hem de Hikmet Karaman Hocamız ısrarlı bir şekilde oyuncunun alınması yönünde kanaat belirtiniz. Bunun yanında, benim dönemimde yapılan ve alt yapıdan gelip dünya devlerine transferler ve bunlardan elde edilen gelirle ilgili söyleyecek birkaç sözünüz olabilir mi? İki, sayın Nurettin Açıkalın, ben kime ne ödediğimi çok iyi biliyorum. Menajerlere ödediğimi söylediğiniz rakamları saptırdığınız 9,5 milyon Euro'luk belge sunamadınız? Olmayan birşeyi yayınlayamayacağınız için tekrar bir basın toplantısı düzenleyip ‘o gün biz yalan söyledik’ diyecek misiniz?
Nurettin Açıkalın bende para verdim diyorsun ama ben senin gibi Kayserispor için tarafına verilen milyarlarca liralık ihale alıp vermedim.
Kayserispor tarihinin en şanslı, kulüpten dolayı en zengin olan yöneticisi olarak tarihe geçtin. Kamuoyunda kendi yönetiminizin dillendirdiği 10-11 milyarlık ihaleleri de açıklayacak mısınız? 200- 250 milyon lirayı kulübe aktarmışsınız eh bir zahmet…Kalan milyarların akıbetini tüm kamuoyu gibi ben de merak ediyorum, zira Kayserispor üzerinden getirim elde edip, bizim 25 yıllık emeğimizle ülke ekonomisine katma değer sağlayan, ihracat yapan, istihdam sağlayan sıfırdan gelen bir kadın girişimci iş insanı olarak kendini benimle eşitlemen akıl tutulmasıdır.
Bir de kamuoyunu yanlış yönlendirdiğiniz, ihanet havası verdirdiğiniz temlik konusu var. Buna da değinmeden geçemeyeceğim. Ben geldiğimde kulüplere tanınan yapılandırma anlaşması hakkı ile Ağustos 2019'da imzalanmış 320 Milyon TL (52 Milyon Euro temlik) vardı. Madem mahrem kalmadı hangi kalemler temlikli idi belgesini sunuyorum! Yayın gelirlerinden, futbolcu transfer gelirleri, loca, koltuk, reklam, sponsorluk gelirlerine kadar her konuda temlik var.
Bana itham ettiğiniz bilet ve süper toto gelirleri halen o temlik nedeniyle gelmiyor.
Tüm bunların yanında bir şeyin daha altını ısrarla çizmek istiyorum. Ben önceki dönemlerden 52 milyon Euro temliklerle takımı devir aldığımda doğru dürüst bir futbolcu grubu yoktu ve neredeyse maçlara U-19 takımı ile çıkıyorduk, benim dönemimde ise 30 milyon Euro değerinde bir futbol değerlemesi olan (bunu değerleme yapan siteden de kontrol edebilirsiniz) ve başında Türkiye’nin gelişime en açık ve en yetenekli hocalarından olan Çağdaş Atan’lı bir kulüp bıraktım. Futbolcuları satıp gitmeyi bilirdim ama kulüp menfaati ve geleceği için bunu yapmadım. Tüm kamuoyuna hatırlatmak isterim” ifadelerini kullandı.
“TEMLİK VAR DİYE AĞLAMADIM, GİTTİM ŞAHSİ KEFALET VERDİM”
Gözbaşı açıklamasının son kısmında, “Başka bir konu ise; Neden Thiam'ın transferinde Pendikspor’dan gelen çekleri temliği kaldırmak için kullanmadınız da Nurettin Açıkalın'a verdiniz? Ben sizler gibi aylardan beri ‘temlik var, temlik var’ diye ağlamadım, gittim şahsi kefalet verdim. Nakit olarak verdiğim 20 milyon Euro’dan fazla paradan hariç olarak en az 50 milyon TL ki Euro bu dönem ortalama 10 TL olsa 5 milyon Euro eder. İlaveten temlik çözülsün diye 4 Milyon Euro teminat çeki verdim. Şimdi söyler misin bana hangi yönetici gidip şahsi kefalet veriyor ya da vermeye cesaret edebiliyor? Temlik yeni mi akıllara geldi? 2 yıldır zaten gelirler temlikli idi ama insanları kandırdınız. Bana iftira attınız. Şimdi de mahkemeleri etkilemeye çalışıyor, maç sonu hukuk dersi veriyorsunuz.
Ben senet almadım, icra göndermedim, faiz işletmedim bıraktığım günden beri sessizce sıramı bekledim bunu biliyorsunuz ama çözüm aramadınız. Çözüm sundum duymadınız ‘o kim ki parasını burdan alabilecek verdirmeyiz’ deyip arka kapılardan kaçtınız. Benden önce de temlikler vardı, süreci bir şekilde işlettiler. Sanırım ben kadınım diye tüm bunlar reva görülüyor.
Biliyorsunuz ben 3 milyon Euro bağış yaptım ve temlik konusu bir bağış da değildir. Kulüp tarihinde bunun eşi benzeri yoktur. Ben de 70'e yakın dosya çözdüm, 3 kere transfer açtım. Toplam bedelini de şu anda yöneten arkadaşlar size iletebilirler. Bunlar gayet doğal. Benden önce de bunlar yapıldı benden sonra da yapılacak. 25 aydır başkan değilim ama her ay 1., milyon TL'lik çek ödüyorum, arkasında kulüp kaşesi ve Ali Çamlı imzası olan, nasıl ödüyorsun diye bir gün sormadınız. Bunu belge olarak paylaşıyorum. Geri kalan bankaların parası temlikte, bende değil. Geldiğimde nasıl bankalar birliğine her şey temlikliyse ben de yapılandırmaya devretmek zorundaydım. Bu 15 bankanın dahil olduğu bir anlaşma bahsedildiği gibi falanca bankaya temliği satmış kulübün anahtarını vermiş gibi söylemler tamamen afaki ve asılsız. Benim şirketimin krediye ihtiyacı yoktu. Kulüp gelirleri temlikli olduğu için şahsımın ve şirketimin kredibilitesi kullanıldı. Bunu neden söylüyorum? Bu borçların benim şahsi borcum olduğunu söylemişsin. Cehalet. Beni kamuoyunun önüne atmak çözüm değil. Her gün tehdit mesajları alıyorum.
Kabul edin yönetemediniz. Kulüp, tarihi boyunca böyle itibarsızlaştırmadı, böyle amatörce yönetilmedi, böyle rezil olmadı. Oysa poz verdiğiniz odaları, salonlarını, havuzları ben yaptırdım. Siz altyapı sistemini baltalayıp, suyu esirgerken, biz genç milli takımlara pek çok genç gönderdik. Daha ne tohumlar attım neler kurdum ama kurmuş olduğum takım gibi güzel olan ne varsa tükettiniz.
Oysa ki, eski borçlar ve bankalar birliği anlaşmasından dolayı Süper Lig'deki en az harcama limiti olan Kayserisporumuza kendi servetimden fedakârlık yaparak kurmuş olduğum kadro Türkiye kupası finali oynadı ve 3 yıldır Kayserispor'un ligde kalmasını sağladı. Süper Lig'in değerli takımlarından biri olarak 1,5 yıl boyunca transfer yapılmadı, Mevcut yönetimin yaptığı transferleri de göz önüne aldığım zaman iyi ki bu kadroları kurup Kayserispor’un yok olmamasını sağlamışım.
Bir sözüm de Paralı ayaklı gazeteci trollerine, iddialara alet oldunuz ve hiçbir delil olmadan gazetecilik mesleğiyle örtüşmeyen haberler yaptınız. Gerçekleri öğrenip o şekilde habercilik yapmak isterseniz benimle iletişime geçebilirsiniz.
Son olarak şunu belirtmek isterim ki mevcut Başkan Ali Çamlı ve şehrin büyüklerinden birkaçı beni başkan olmam konusunda teşvik ettiklerinde hatta aranan babayiğit bulundu diye lanse edildiğimde, ‘kardeşimizsin senin yaptığını ben yapmazdım’ dediğinde ben ‘beni zor durumda bırakmazlar’ diye düşünmüştüm. Maalesef ben kardeşliğimi sonuna kadar yapmama rağmen ağabeylik konusunda beni hayal kırıklığına uğrattınız. İnanın ben sizin oturduğunuz koltuklarda otursaydım ve siz benim durumumda olsaydınız bana yapılan zulmü ben size yaşattırmazdım ve elim hep vicdanımda olurdu!
Bu uğurda ailemin geleceğini riske attım ve sevenlerimi endişelendirdim. Gerçekten çok sevdiğim Kayserisporum için yine de metanetli davranmaya devam edeceğim ve edebimi bozmayacağım.
Gerek arayarak gerek mesaj yoluyla ve gerekse sosyal medya üzerinden şahsıma destek veren binlerce aslan yürekli kardeşlerime ve ağabeylerime, yanımda olan kadınlara da şükranlarımı sunuyorum, iyi ki varsınız.
Allah büyüktür ve mutlaka ilahi adalet bir gün tecelli edecektir. Haklının acelesi yok. Saygılarımla. Takdir kamuoyunundur” dedi.